arnavın ablasına dizi boyunca gıcık oldum...kadın kocasına hasta..ne olursa olsun o benim kocam olsun diyordu...bende bazı yerlerde çok güldüm..arnavım kaçırılma sahnelerinde...süpermen arnav 8 kişiyi dövdü:zuhaha: keşke devammm etse..ama bu dizinin 2. sezonu oynuyor..konu farklı oyuncular farlı sadece isim aynı bide kablolordan bile bulamadılar yaaaa....çok varda aklıma gelmiyor şimdi
Çekim hataları, mantık hataları, senaryodaki değişimlerin yapımcı insiyatifinde olması, dizi aktör ve aktristlerinin yapımcı ile yaşadığı sorunlar, olağanüstü zorluklarla yapılan çekimler, son bölümlerdeki kopuk anlatımlar, bitmeyen son... Hiç biri önemli değil !!!!! Dizi de çekimlerde, hikaye de güzeldi, Barun ve Sanaya arasındaki sahne kimyası olağanüstüydü, Iss Pyaar'ın diğer oyuncuları bile kendilerine biçilen rollerde harikaydı... Hayat gibiydi finali bence, bir son yazmak haksızlık olurdu, çünkü hiç bir son onların olmasını istediğim kadar mutlu olmasını sağlamazdı... Benim kalbimde Arnav'la Khushi mutlu mesut yaşıyor bir yerlerde, siz de yaşatın içinizde... ya da onlar için içinizden geçen, kendi mutlu sonunuzu yazın kalbinize... Nefesinizin kesildiği anlar yaşadınızsa Arnav'la, Khushi üzüldüğünde gözleriniz dolu dolu olduysa, Rabbave anlarında derin bir nefes aldınızsa ah aşşşk diyerek, neşeli anlarda izlerken fark etmeden bir gülümse yerleştiyse dudaklarınıza... o yeter... Curium, atlamak güzel de Rabbave anlarından bile vazgeçtiysen kaçırdıkların çok olmuş diyebilirim... Ben hiç bir zaman çok güzel ve muhteşem ötesi bir konusu var demedim. Arnav başka, izlemek lazım, izletmek lazım dedim... Bir odun nasıl yontulur görmek lazım demiştim taaa başlarda... Benim sıkıntılı zamanlarımda saklanacağım bir dizi oldu Iss Pyaar, olmaya da devam edecek, keyif veriyor ve neşelendiriyor ve aslında Türkçe alt yazılısını izlemek güzel olsa da ben orjinal izlemeyi daha çok seviyorum... Ablayı anlamak için Hint kültüründe kadının kocası için önemini ve mantığını anlamak lazım... Hayatında her şeyin rayında gittiğini düşündüğün zamanlarda, bazen trenin raydan çıktığını hissetmedin mi? Bir anda evlenmek üzere iken anne babasını kaybeden, evliliği gerçekleşemeden sona eren ve evsiz kalıp yaşadıkları yerden, daha ergenlik yaşında bir erkek kardeşle atılan, bir evin gözbebeği olarak yetişmiş bir kızın korkularını, çaresizliğini, ayakta ve sağlam durmaya çalışmasını anlamak lazım... Her ne kadar günümüzde ve kendi kültürümüzde ben ayakta durabilirim desem de geleneksel yetişmiş ve inancına kendini adayarak ruh sağlığını korumaya çalışan bir kadının karşısına ona ilgi ve alaka gösteren bir erkek çıkarsa, istemese bile kapılır, hayatını adar Anjeli de bunu yapıyor. Şimdi biri çıksa bana kocan seni aldatıyor dese, ben küfrü basarım de getle kovarım ama acaba da kalır kadının beyninde değil mi? Anjeli bunu yapmaz, ona yazılan karakterde kocası inancındaki Tanrı'nın yerini tutuyor... O ritüellerin hepsinin bir anlamı var... İnaçlarına göre evlendiğin erkekle 7 yaşam boyunca beraber oluyorsun, farklı kaderler ve farklı kastlar içinde birliktelikleriniz sonucunda, yaşadıklarınız ve yaptığınız seçimler, ruhlar aleminde Nirvana'ya ulaşıp, Tanrılarının yanında yer alacağın seviye ve durumu belirliyor. Kabaca anlatıyorum bunları, yoksa tanrılarının adını yazması bile kitap olur... Dizinin hikayesindeki anlatımlarda o yüzden Anjeli, inancı ve inanmak istemediği için, her şeyi kendi için bir sınav olarak düşünüyor... Her şeye rağmen, "Iss Pyaar Ko Kya Naam Doon ?" dizisi; aşk ve nefret çizgisindeki hikayesiyle, Arnav ve Khushi'nin diyaloglarıyla, sahne kimyalarıyla, Arnav'ın yarım gülümsemesi, gözleriyle duyguları yansıtmasıyla, mutluluğu, öfkeyi, acıyı ve aşkı hisettirmesiyle ve Khushi'nin şaşkın ama kalbini doğruluk ayarı olarak gören tavırlarıyla, dudaklarıma yerleşen istemsiz gülümsenin yaratıcıları olarak, her kültürden ve her ülkeden dizi izleyen biri olan benim için; top 10'imde hep 1 numara olacak...:Lv::Lv:
2. sezon mu bu izlediklerimin hepsi 1. sezon muydu:saskin::saskin: ben mutlu son hayal etmesini beceremediğimden izlediklerimde görmeyi istiyorum. çekim ve mantık hatalarını ise beynim otomatik algılıyor bilinçli değil yani (ben diyorum huyum bozuk diye.) rabbaveeee anlarından vaz geçmedim cancazım her bölüöü tıkladım ama ileri sardım :zuhaha: ama haklısın khushi bizim bd kızlarının cebinden cıkarır yontma konusunda. sonuna kadar katılıyorum. (ama çok sabırlı kız ben dayanamazdım) yalnız arnavın gülümsemesi de bi ayrı güzel. az olduğu için olsa gerek. aralarındaki uyumdan olsa gerek zaten normaldede arkadaşlarmış sanırsam (by google) öyle gözlerim dolup nefesim kesilmedi ama arshi kavgaları beni çok güldürdü. dizinin şarkılarını çok beğendim. hatta ezberlemişim farkında olmadan annem söyledi sen yeni bir dil mi öğrenmeye başladın ne acayip şarkı bu böyle yat dinlen biraz diyerek cümlesini tamamladı :zuhaha::zuhaha: ahh bermer ne diyim ben sana bana da bulaştırdın bu saatten sonra. adam(arnav) hem nemrut hem bağımlılık yapıyo (arada senden ödünç alsam olur di mi :füü::füü: ) ama iyiki izlemişim. yine hasta olup yataklara düşersem 2. sezonu da izlerim
Curium, canım 2. sezonu bünyen kaldırmaz kesinlikle... Ayrı bir hikaye olarak bakarsan belki, oradaki adamı Shlok'u yontmak için değil 500 bölüm 1500 bölüm yetmez... Bir 9 Aralık bölümü var kiiiiii, feministleri ayağa kaldırır.... Dizi oyuncularıın % 98'i Bakırköylük karakterleri oynuyor... ve Sevdem, Ek Baar Phir'i biz IPKKND'cular 2. sezon olarak görmüyoruz asla, yapımcı firma ne derse desin...Onun eleştirileri sayfasında yorumlarıma bakarsan ve az biraz izlersen hak vereceksin düşüncesindeyim... Ah benim daha ne dizilerim var gün ışığına çıkmamış, fanatiklerde bile yok.... Bak Kibir dağının psikopat prensi RK'yi Madhubala'da izleyebilirsiniz..
Günaydın küflüm Ahhaa Curium, arnav rüzgarı senide sarmış sarmalamış sanki Güzel bir gün geçirelim inşallah Ben bu şarkıyı çok sevdim,sizlere hediye ediyorum:Lv: http://www.kuflu.com/yerli-video-klipler/116600-erol-evgin-ah-su-deli-gonlum.html#post1792730
Günaydın küflüm. .size de pazartesi günü gibi geliyor mu bugün:ha: sıkı bi arnav muhabbeti döndürmüssunuz yalnız Bermer fevicol ü laklaka atar mısın bi ara kaydedeyim tekrar onu, format atılırken araya kaynamıs...Güzel bi gün diliyorum herkese
sabah mahmurluğu bende yapımcılara eleştirilerini gönderdin zannettim bermer...... arnavla başladım yeni güne günaydın hepinize küflüm en kısa zamanda arnavlanmanız dileğiyle...:Lv::zuhaha:
Günaydın, Kahveeeeee şeklinde ayaklandım... :zuhaha: :zuhaha: Sevdem'ciğim, Arnav aşkı bende öyle böyle değil gördüğün gibi... :zuhaha: :zuhaha: Mani'ni beğendim, yüreğine sağlık... Zipper, fevicolledim seni sineme...
merhabalar küflüdaşlarım ..... İki gündür yokum evde haftaiçi bulunma ve dinlenmenin keyfini çıkarıyordum özlemişim ..... Eski mesajlara bakamıyorum çalışmaya gidiyorum daha sonra eskilerde cevaplanacaktır .....
iyi akşamlar küflüm... ohh beee, bu haftanın 2. pazartesi sendromunu da atlattım şükür ... akşam sıkı bir arnav-khushi, anjeli, iss pyaar muhabbeti dönmüş.... terapi programıma almaya değer gördüğüm dizidir "iss pyaar ko kya naam doon?", dolayısıyla nerede lafı geçse dalıyorum sanırım annem eski bd okuyucularındandır... deste deste kitapları vardı hatırlarım... neden bd okuduğunu sorarlardı, o da "beynimi dinlendiriyor, mutlu sonla biteceği için ben de mutlu oluyorum" derdi... yıllar geçti, baktım bende aynı yaşlarda aynı cümleleri kuruyorum başkalarına, hem de her çeşitten kitap okumayı seven biri olarak, bd lerin yeri başka...çünkü mutlu sona bayılıyorum... arnav ve khushi, bdlerden bile iyi işte...çünkü hemen her dizi mutlu sonla bitiyor, ama iss pyaar bu mutlu sona ulaşırken, akıllara ve yüreklere yerleşiyor...bence oyuncular, yönetmen ve hatta yapımcılar bile bu kadar büyük bir başarı beklememiştir... anneme iss pyaar'ı izletiyorum, telefon açıp dizi üzerine yorumlar yapıyoruz... ona göre romantizm duygusu için izlemişim ben diziyi, hayatımda romantizm eksikliği varmış...ben de bunun sadece romantizmle alakalı olmadığını anlatıyorum ona... khushi'nin çizdiği karakter örneğin; hem uyanık bir kız, hem yardımsever, hem sakar, hem becerikli, hem güzel, hem çok geveze, hem fedakar...seyretmekten keyif aldığımız bir karakter yaratılmış...khushi'yi başka hiç kimse sanaya irani kadar iyi oynayamazdı diyorum şimdi... o deli dolu kızı, gözlerindeki heyecanı-inadı-coşkuyu-öfkeyi ve aşk karışımını verecek başka oyuncu düşünemiyorum... arnav...içindeki fırtınayı, hayatla ve kaderle kavgasını insanlardan gizleyen, gurur abidesi... hem geleneklerine baş kaldırışı, hem de o gelenekleri yaşatan abla ve anneanneye duyduğu derin sevgi ve saygısı...arnav'ın kendi kendini buluş yolculuğuydu bir bakıma...fedakarlıkları ve iyilikleri, bunları gizli-saklı yapması, adam gibi adam olmanın kültür farkından kaynaklanmadığının delili bence... duygularını sözlerle değil, hareketler ve gözlerle anlatan bir karakteri de barun sobti'den başka kimse bu kadar fevkalade hayata geçiremezdi...başka dizileri izlemeye devam ediyorum, başka oyuncuları düşünüyorum ama bu rollere başkalarını oturtamıyorum zihnimde..... hiç bir dizide bu kimyayı görmedim ben...sadece baş rol değil, diğer oyuncuların da arnav ve khushi yi içlerine sindirmeleri, her karakteri gerçekten varmış gibi oynamaları, sanki kendileriymiş gibi hissettirmeleri, bir bütün olarak var olmaları...sanırım bu sebepler beni diziyi 2. defa izlemeye, sonra 3. defa izlemeye kadar götürdü...hatta öyle ki şimdi bile izlemeyi özledim diyecek kadar kendine bağladı... kimine göre vakit kaybı tekrar tekrar izlemek... bense o karakterleri tekrar değerlendirmekten keyif alıyorum...her seferinde farklı bir gözle görüyorum...aynı kitabı defalarca okumak gibi...işin ilginç yanı kendi dilimizde çekilen diziler arasında bile bu kadar bağımlılık yapanını daha önce seyretmedim...sezonlar uzadıkça sıkılıp bıraktığım çok dizi oldu... iss pyaar işte bu noktada şanslı, çok uzun anlamsız bölümlerdense, mutlu sonu yaşatarak bitti... khushi'nin ilk evlilik gecesini unutmam mümkün değil... sevdiği adamın anlayamadığı bir sebeple bir canavara dönmesi karşında yaşadığı çaresizlik...yapılan haksızlık, ailesinin onu yok sayması ve sırtlarını dönmeleri...ve itiraf ediyorum hıçkırarak ağlamama sebep olan, khush'nin arnav tarafından bahçeye doğru fırlatılma sahnesi ve khushi geceyi bahçede geçirirken arnav'ın içerde aşkı ve öfkesiyle kıvranması...arnav'ın zalimi oynarken içinin kavrulması... izleyin arkadaşlar, çekim hatalarına, mantıksız sahne geçişlerine rağmen, teknolojik eksikliklerine rağmen izleyin...herkes kendi yüreğine dokunan bir sahne bulacaktır bu dizide... izlediğim en güzel "zengin ama gururlu oğlan - fakir ama mağrur kız" aşkıydı...[/COLOR]
:Lv::Lv::Lv:Gülüm:Lv::Lv: Seni arnavlamanın gururunu yaşattın bana teşekkür ederim...:gül::Frnds::Lv: İyi ve mutlu akşamlar Küflü... :Lv::gül:
gülüm inan bizim kalbimizden de geçenleri yansıtmışsın.....ben daha diziyi izleme derdindeyim...beni depresyona soktuğuda bir gerçek..hayatımda bazı şeylerle üst üste geldi..gerçek ve hayal dünyası arasında depresyona girdim ama HERŞEYE RAĞMEN İZLEDİĞİM EN GÜZEL DİZİ