BENiM ADIM ASK ask benim adim, ask... kisacik bir kelimeyim ama anlamim ansiklopedileri asar. Ne rengim belli, ne zamanim? ansizin dikiliveririm karsiniza. beklenmedik zamanlarda sinsice süzülürüm yüreklerinize. adim ask benim... bir bakmissiniz hizli hizli çarptirmaya baslamisimdir kalbinizi. heyecan yüklerim benliginize, bir anda degistiririm renginizi. siyahtan maviye yol alir kalpler benimle. en acili yürege bile huzur verir benim adim. benim adim ask... gece gündüz demeden damarlarinizda dolanirim. gururunuzu ve mantiginizi silerim bir anda... size ayni anda korkuyu ve cesareti verip, hayatinizi en tatli oyuna dahil ederim. ben ruhunuza günes gibi dogdugum gibi, bazen geceleri getiririm. benim adim ask... ben bir karmasayim. size siirler, mektuplar ve güzel sözleri yazdirtan duyguyumdur ben. bir gülde degisir bazen adim ve sevgiliye yol açarim kalpten kalbine. ben size en aptal seyleri yaptiran seyim aslinda. ask benim adim, ask... bazen ruhunuzu sikistirip, sizi kendinizle basbasa birakirim ve benim sayemde birlesir sevdiginizle elleriniz. ben öyle bir seyim ki sizi hem hayata baglarim, hem hayattan soyutlarim. ben yaralarim ve yaralarinizi saranim. benim adim asktir... ben çözümü en zor vakayim. ask benim adim, ask... anlamim ve yasatacaklarim sinirsizdir aslinda ama ne gerek var hepsini simdi anlatmaya. benim adim ask... beni yasadikça taniyin. bir gün elbet sizin yüreginize de ugrarim. benim adim ask... ben bambaskayim
Yaşadığım acıların en acısı şu an Anlatamam Oysaki ne hayellerim vardı benim Ne umutlarım nede yaşamın anlamı kaldı Ben sensiz ben seni görmeden yaşıyam***i İçimde bi volkan var şimdi Sanki yakıcak kavurcak beni Yıldızlar bile parlamıyo bak Ay bile eskisi gibi değil Güneşin de tadı yok doğmuyor işte Bak bulutlar bile ağlıyor gidişine Artık şarkılardan bile seni çıkartamıyorum Sensiz her şey boş sensiz herşey yalan gibi Aynaya bakıyorum kendimden bile nefret ediyorum Kendimi bile sevmiyorum işte Gittiğin yere benide götür sar o soğuk bedenine Bensiz üşürsünde bensiz korkarsında bilirim Geri dönüşü yok bu ölümün Benide al yanına benide çağır Senle yaşadım bende seninle ölürüm Ölürüm işte...
SENİ SEVİYORUM seni seviyorum çünkü her günüm senin sesinle doğuyor,seninle sürüyor gecem ise seninle son buluyor. seni seviyorum çünkü kilometrelerce uzakta olsan bile, buluşma gününü özlemle beklemek hoşuma gidiyor. seni seviyorum çünkü yanımda olmasan bile, yüreğinin benimle olduğunu biliyor her an yanında olduğumu biliyorsun. seni seviyorum çünkü bu mesafelere ragmen yaşanmamışı yaşatabiliyorsun, duygularımda var olabiliyorsun. seni seviyorum çünkü sesinle dünyama bir anda girip, sürprizlerinle beni kendine tekrar tekrar aşık edebiliyorsun. seni seviyorum çünkü yüreğimin tam ortasında varolabiliyorsun. beni hayallere götürebiliyor, umutlarımı geleceğimi düşündürebiliyorsun. şiir yazdırıp,şarkılarda hissettirebiliyorsun kendini. seni seviyorum çünkü ikimize dair bir yaşamı düşündürebiliyorsun, mutluluğun,aşkın varlığına inandırabiliyorsun. engellerin aşılacağını, mücadelenin hırsını, birlikteliğin tek yürek olmanın ve güvenin aşamayacağının olmadığını gösteriyorsun. seni seviyorum çünkü sen hayatıma vazgeçilmez bir anlam katıyorsun. seni seviyorum çünkü sen benimle bende yaşıyor, ben seninle sende varoluyorum.
Elveda bitanem... Sen gittin.. Bir zifiri karanlık, bir zından yalnızlığı, ağır bir boşluk bıraktın geride. Gittin ve dönmeyeceksin bir daha. Haklısın gidişinde, bu aşkı bitirmekte haklısın. Tek söz söyleyemedim. Yüzüne bakamadım. Karşında ağlamadım. Eridim, tükendim, bittim. Sonsuzlukta bir insan nasıl olur.. sesi soluğu nasıl duyulur? Elveda aşkım.. Elveda sevgilim. Sen kendini hiç böyle gereksiz, böyle değersiz, böyle yapayalnız hissettin mi? Ayrılık ölüm kadar acı ve soğuk.Aynalara bakıyorum. Aynada gördüğüm ben değilim. Gözlerim cehennem ateşi.. dudaklarım mühürlenmiş. Ellerim titriyor. Yüreğim kızgın demirlerle dağlandı. Yokluğunun bedeli çok ağır sevgilim. Sevinçlerim, hayallerim, umutlarım, renkli dünyam elveda.. Elveda yaşamak.. Yaşamın anlamı elveda. Kimse farkında değil yokluğunun. Sensiz ne hallerde olduğumu kimse bilmiyor. Anlamıyor yitip giden bir aşkın kederini. Düne kadar en yücesini yaşadım mutluluğun, ayaklarımın altından kayıp gidiyordu toprak, denizlerin ovaların üstünde uçuyordum. Güneş kadar yakındı bana aşk. Güneş kadar sıcak ve parlak. Bıraktın birdenbire, kanatlarım kesildi. Hızla çakıldım yere, boşluğun içindeyim, şimdi hiçbir şeyim.Oysa dünyanın en zenginiydim. Bütün çiçekler bizim için açardı, bizim için ballanırdı meyveler, ekinler bizim için bereketli, sular bizim için çağlardı. Şimdi toz duman içinde kızgın bir çöldeyim. Yönümü yolumu şaşırdım. Sam rüzgarlarına bıraktım gövdemi, sürüklenmekteyim. Sen bensiz nasılsın, bilmiyorum. Rahat mısın, mutlu musun, bu kadar çabuk beni unutur musun?.. Nasıl birden mazi olursun? Düne kadar gözlerinden aşkı içtiğim, dudaklarında yüreğimi erittiğim, uğruna bıçaklar çekip dünyaya meydan okuduğum ey sevgili nerdesin? Kimlesin?.. kimlerlesin?.. Kimlerle oynaşır gönül eğlersin? Ben burada, terk edip gittiğin yerdeyim. Elveda aşkım.. Elveda birtanem.. Elveda sevgilim! Elveda sana..
Tesadüf bir tesadüftü seninle tanışmamız, hiç beklemedigim hic ummadıgım bir anda , giirdin hayatıma... zamanlaman o kadar harikaydıki içim kırık dökük paramparça yalnızken bir bağ bir dost bir yar isterken dualarımda seni buldum seni tanıdım hayatıma bir anlam aldığım nefese bir tat oldun şimdi ;sen diyerek yatıp sen diyerek kalkıyorum bu günde sen yarında sen hep seninle olmak istiyorum kalbide birtek ben atmak istiyorum gecende ben gündüzünde ben kurdugun her düşte ben olmak istiyorum adını 'hüseyin'kalbime yazıp o büyük sevdamla adımı .... yüregine yazmak istiyorum sana ait ne varsa canına kanına girmek istiyorum seni sevip seninle olmak isiyorum bir rüyaymış işte gene uyanıyorum sanki hata benim gibi birde merhametin yokmu diye igneleniyorum seni önce ALLAHA sonra sana emanet ediyorum kurdugun bütün düşler gerçek olsun bunu kalbimden diliyorum hayat ne kadar acıymış işte şimdi anlıyorum yalansız bir dünya seninle istiyorum __________________
Mahsuni Bir can’ım var idi, nasıl anlatam, Bilirim doğmuştur, Afşin Maraş’tan Sazı gümüş ise, sözü altından Ne güzel dost idi, nasıl anlatam Canını, ömrünü meydana atan Dağlarda garibin yanında yatan Sonunda Deli’yi yetim bırakan Ne güzel dost idi, nasıl anlatam Sazıydı, sözüydü bizi yaşatan Engin yüreğiydi ışığı saçan Nerdesin ey cahil, taşları atan Güllere değerdi, nasıl anlatam Sesleniyor şimdi Hacıbektaş’tan Pirine kavuştu, keremdir Hak’tan İndiremez onu cahil, bu tahttan Mahsuni dost idi, nasıl anlatam…
Nafile Nere gitsen kaçamazsın nafile Sonun belli, sen aldırma güzel dost Yürüyesin hep doğruya, güzele Döneceksin bir gün sen de gazele Yaz hele can, bir kalem al yaz hele Döneceğiz bir gün biz de gazele Hak yazınca akan sular duruyor Güller açıp,lale sümbül ölüyor Günden güne güzelliğin soluyor Döneceksin bir gün sen de gazele Yaz hele can, bir kalem al yaz hele Döneceğiz bir gün biz de gazele Deli der ki; bir kararda durasın Engin olup yükseklerden inesin Hep dostunun hatırını sorasın Döneceksin bir gün sen de gazele Yaz hele can, bir kalem al yaz hele Döneceğiz bir gün biz de gazele
Ne Olur Hasret içindeyim intizarım var Sana demiyorum gel yaramı sar Yeter ki gönlüne aşılmaz duvar Beni öldürmeden örme ne olur Gücenmem, kırılmam ne yaparsan yap Artsa da fark etmez dertlerim kat kat Kayadan kayaya istersen tut at Ellerinle ele verme ne olur Biçare olsam da naçar kalsam da Birer birer saçlarımı yolsam da Razıyım her şeye her gün yansam da Senden uzaklara sürme ne olur Havan havam olsun, nefes alayım İzin ver; kapında kölen olayım Hiç olmazsa beni say ki sılayım Sılayı terk edip gitme ne olur Sahipsiz bir bağı dağa çevirip Ulu çınar gibi kökten devirip Sakın başkasına bir umut verip Beni peg perişan etme ne olur Seven yüreğimin dinle sesini Neden diye sormam, anma ismimi İstiyorsan eğer kes nefesimi Elinin tersiyle itme ne olur Toprağın olmuşum al,işle, kullan Bağ bahçe içinde allanıp pullan Bir değil bağrıma zevkle her zaman Basıp çiğnemeden geçme ne olur Bu garip sevdamın hatırı için Canımı alsan da hiç sormam niçin Bir bilsen yüreğim yanar ne biçim Başka pınarlardan içme ne olur
Bir sevda dudağında tutsak kaldı özlemim uzun kara trenler alıp götürdü seni hasret boyu uzayan raylara döküldü gözlerim bütün insanlar ağladı sen giderken. bütün istasyonlar gözyaşlarına boğuldu bir ben ağlamadım inanki, bir ben ince bir duman gibi kaybolup gittin oysa seni sevdiğimi söylememiştim daha sensiz yaşamayacağımı, sana aşkımı anlatamamıştım gitme kal, giden ben olayım gitme kal diyemedim kahrolası gururum, kahrolası dilim arkanı dönüp giderken hıçkırıklar düğümlendi boğazıma kızdım ,bağırdım , haykırdım, isyan ettim yine de seni sevdiğimi söylemedim ardında ağlayan bir çift göz paramparça bir yürek ve dalları kırılmış bir ağaç gibi baktım ama gitme kal diyemedim kahrolası gururum, kahrolası dilim gittin hayallerim ardında yaprak yaprak düşüyordu bir çocuk üşüyordu elleri cebinde dalında bir gelincik ağlıyordu bir dağ yanıyordu içimde gitme, gidersen baharda git sonbaharda gitme yapraklar düşmesin ardında diyemedim kızdım ,bağırdım , haykırdım, isyan ettim yine de seni sevdiğimi söylemedim kahrolası gururum, kahrolası dilim gitme kal diyemedim .../ bir rüzgara açarım şimdi kalbimi bir de sulara alıp getirsinler diye sevgimi sana bir tutam sevgiydi yaşam kalbimde bir yudum hasret oldu döküldü gözlerimde tane tane gittin, bir tren garında ömrümü rayların arasında götürdün oturdum bir köşede öylece ağladım, kahroldum bir sessiz çığlığın yarayla buluşmasıydı gidişin ardından gitme kal, gözlerin yaralarımın tek merhemi diyemedim dizlerim, ellerim, yüreğim paramparça şimdi suları çekildi canağacımın asitli yağmurlar döküldü dallarıma acılar topluyorum takvim yapraklarından her gece gözlerime kan oturdu ey yar!.. her gece bekleyişler öldürür beni gelmeyişler bir de eriyişler hasretinden her gece ah! gurbet ah! sen olmasaydın ayrılık olmasaydı hasret olmasaydı ben olmasaydım sen olmasaydın aşk olmasaydı kahrolmasaydım... Nuri CAN
Ben Ölürsem... Ben ölürsem akşamüstü ölürüm Şehre simsiyah bir kar yağar Yollar kalbimle örtülür Parmaklarımın arasından Gecenin geldiğini görürüm Ben ölürsem akşamüstü ölürüm Çocuklar sinemaya gider Yüzümü bir çiçeğe gömüp Ağlamak gibi isterim Derinden bir tren geçer Ben ölürsem akşamüstü ölürüm Alıp başımı gitmek isterim Bir akşam bir kente girerim Kayısı ağaçları arasından Gidip denize bakarım Bir tiyatro seyrederim Ben ölürsem akşamüstü ölürüm Uzaktan bir bulut geçer Karanlık bir çocukluk bulutu Gerçeküstücü bir ressam Dünyayı değiştirmeye başlar Kuş sesleri, haykırışlar Denizin ve kırların Rengi birbirine karışır Sana bir şiir getiririm Sözler rüyamdan fışkırır Dünya bölümlere ayrılır Birinde bir pazar sabahı Birinde bir gökyüzü Birinde sararmış yapraklar Birinde bir adam Her şeye yeniden başla
Yalnızım Gökyüzü ne kadar masum ve sessiz senin yokluğuna benimse yalnızlığıma inat Dün gece seni aradım ıslak kaldırımların üstünde kör lambaların altında el açtım Allah'a gözlerim yaşlı dualar ettim ondan seni seni ve seni bir tanem binlerce kez istedim ama olmadı nasip değilmiş seninle sensizliği öğrendim sayende nasıl mi sensiz kaldığım her gün ömrümden ömür canımdan can vererek göz yaşlarımla kalbimi ve gönlümü ve sana sana vefasız olan sevgimi aşkımı taptaze içimde göz yaşlarımla besleyeyim sevmek ve sevilmek ne kadar güzeldi seninle be gülüm
♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥ SeN HeRşeYdiN AmA YoKsuN ArTıK.... AsLıNdA, HiçBiR ZaMaN OlmAmıŞTınKİ!!! SaDEcE RÜYALARIMDAYDIN... ♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥
Sanki seni hiç tanımamış gibi yapacağım Sanki seni hiç sevmemiş gibi Seni unutacağım Senin bana çektirdiğin acıyı Sana iki katı tattıracağım Göreceksin ozaman sonsuz acıyı Göreceksin senide bensizliğe ağlatacağım Ne zaman seni görsem Yüzüne...bakmıyacağım Ne zaman bana seslensen Seni...duymuyacağım Anlıyacaksın belkide beni Kimbilir belkide...yalvartacağım Ama kararlıyım sonunda ölümde olsa Asla seni affetmem ve asla sana geri dönmem Hayatım boyunca bunu bil ve anla Ben artık...sen yokmuşsun gibi yaşıyacağım...
Susuz kaldım sen gidince Şimdi suya dahada hasretim belkide Seninde suyunda değerini anladım Çünkü ben sana değil senin aşkına susadım Kucak açsam sana gel desem gelirmisin Susadığım aşkıma bir umut verirmisin Susadım diyorum sana anlasana Beni en derinden yürekten sevebilirmisin Kalbim acıdı işte sen gidince Bu acımı anlayabilirmisin Sanki yaşama sevincimsin Ve sanki sen benliğim gibisin Ne kelimeler yetiyo Nede sen beni anlıyabilirsin Anlıyamazsın çünkü sen beni sevemezsin Sevemezsin işte...
Onu gördüğünde heyecanlanıyosan Konuşmak için hep bahane arıyosan Varlığıyla mutlu oluyosan eğer İşte ozaman Sen ona aşıksın Her an her dakika beynindeyse Sürekli aklında düşüncendeyse İsmini içinden atamıyosan eğer İşte ozaman Sen ona aşıksın Geleceğinde bile o varsa Rüyalarına hayellerine giriyosa Hiç sebebsiz için titriyosa eğer İşte ozaman Sen ona aşıksın Nerde diye merak ediyosan Bir gün bile görmesen üzülüyosan Onsuz hiç bişeyden zevk almıyosan eğer İşte ozaman Sen ona aşıksın... Durup dururken onu...düşünüp ağlıyosan Aklına beynine sığdıramıyosan Bunun adı nedir anlamıyosan eğer İşte ozaman Sen ona aşıksın...
Son kibrit çöpüm gibi sakladım seni Rüzgarsızdı hava Tiryakiydim üstelik yakmadım seni Artık sabah olmaz bu kentte bana Tutmaz kimseler sigara bile Düştüğün yere saplanmış bakışlarım Bakmaz kimselere bakamaz Artık bu kentte sabah olmaz Ben yağmur yüklü bir bulutum Kime çarpsam ağlarım Kime çarpsam kendimi Ve bölsem milyarlara Payı sen paydası sen ağlarım Kime çarpsam kendimi Ve toplasam bildiklerimi Payı sen paydası sen ağlarım Farzet delsem karanlığı farzet ki delsem Işığım sen, güneşim sen, ay'ım sen Ben yağmur yüklü bir bulutum Kime çarpsam ağlarım