Cebbar Oglu Mehemmed

Discussion in 'Ünlü Şairlerden Şiirler' started by DaRkBlooD, Mar 27, 2010.

  1. DaRkBlooD

    DaRkBlooD Anne'sinin bidenesi (:

    Cebbar Oglu Mehemmed


    kaman civarina bahar gelince yikilir ovadan apdal çadirlari
    yücesinde pare pare duman tutmuş
    düdüldag'in yaylasinda mekan kurulur
    hoş gelmişsin evvel bahar
    nisan ayi içinde donanir daglar
    donanir yeşilinden alindan
    istasyon deresi kabarmiştir
    hacidag'in selinden
    daglar sira siradir eylim eylim
    daglar uzanir bir uçtan bir uca
    daglar bir birinden yüce
    yamaçlarinda kireç yakilir
    bir ömür boyunca kahri çekilir
    kimse anlamamiş sirrini hikmetini
    bu bereket nereden gelir
    başinizdan duman eksilmesin gavurdaglari
    siz hikayet eylediniz bana
    bahçe kazasinin kaman köyünden
    cebbar oglu mehemmed'in hikayesini

    yillarin yücesinden şöyle bir seyran edelim
    bir avuç topragima çöreklenmek için
    yürümüş selamsiz sabahsiz
    destursuz girmiş memleketime
    yedi çeşit frenk askeri
    ugursuz bir hava çökmüş
    üstüne memleketimin
    ugursuz ve karanlik
    çocuklar gülmemiş artik
    sessiz sessiz aglamiş analar
    oduna giderken vurulmuş
    ve yahut harman yerinde
    avuçlari bugday kokan delikanlilar

    ve nice gavurdagi kizlarinin
    birer birer irzina geçilmiş
    yalvarmiş ihtiyarlar allah'a
    - rivayet şöyledir kim -
    dumanli bir güz akşami
    şu mor daglar efendim
    destur demiş de yürümüş
    silkinip kalkmiş ayaga

    gel haberi öteden verelim
    çikmiş daglara kendiliginden
    cebbar oglu mehemmed
    fransiz'a silah çekmiş
    hür yaşamak ugruna
    irz ugruna namus ugruna
    ana için baba ve kardeş için

    şu mübarek topraklar
    şu mübarek vatan için
    derken efendim
    bir gün kaman'dan öte
    ugrun ugrun haber ulaşmiş
    urfa'nin antep'in köylerine
    gözü kanli maraş beylerine

    cebbar oglu mehemmed
    burcu burcu çam kokan bir yaz akşami
    omuz vermiş bir agaç gölgesine
    usul usul türkü söylüyor
    - hasret kuşun kanadinda
    deli kuşlar uçun gayri
    yazimiz böyle yazilmiş
    bu diyardan göçün gayri -
    kirveleri durdu ve süleyman
    on sekiz adim gerisinde
    şahin gibi tünemişler kayalarin üstüne
    avuçlari sicak bakişlari ok gibi
    deliyor her dokundugu yeri
    biri doguya bakiyor digeri batiya

    iptida durdu görüyor geleni
    yel midir toz mudur anlamiyor
    lakin biyiklari terlemeden
    çeteci olan garip ökkeş
    çok geçmeden getiriyor haberi
    tabur tabur üstümüze variyor
    düşman yola çikti savranli'dan

    hemen mevzie sokuldu mehemmed
    yanibaşinda durdu ve gerisinde süleyman
    çeteler yer tutup pusu kurdular
    kanli geçit boyuna
    düşman yanaşirken kaman köyüne
    bekletmeden yaylim ateşi açildi
    mermi kurşun yagmur gibi saçildi
    ilk seferinde on beş kişi vurdular
    ve bir hayli düşman kirdilar
    yamaçlarda koptu kizilca kiyamet
    cesaretlerine söz yoktu ama
    neyleyip nitsinler düşman daha çoktu
    düştü birer birer bütün yigitler
    gürültüler bogazda sustu nihayet

    demek diz üstü düşmüş mehemmed
    kirvesi durdu'nun yanibaşina
    kanlar akar yarasindan
    al al olmuş çevresinden

    köpük köpük gözlerini doldurur
    bir başina mehemmed yedi düşman öldürür
    mavzerinin namlusu hala sicak
    tutulmaz
    ölümün derdi büyük yigenim
    çare bulunmaz

    ayni akşam dogurmuş karisi döne
    mavi gözlü bir çocuk sarişin
    bir avuç toprak sarmişlar altina
    ve kemal koymuşlar adini
    Attila ilhan
     

Share This Page