Dario Moreno (3 Nisan 1921, İzmir - 1 Aralık 1968, istanbul), Yahudi asıllı Türk gitarist, piyanist ve sinema oyuncusuydu. Asıl adı David Arugete idi. Hayatı Moreno, 3 Nisan 1921 tarihinde İzmir'in Mezarlıkbaşı semtinde doğdu. Tren istasyonunda çalışan babası trajik bir şekilde vurulup ölünce yetim kaldı. Dört kardeşi daha olan Moreno, annesi Madam Roza tarafından yetimhaneyeYahudi ilkokulunu bitirdi. Gençlik yıllarında pek çok farklı işte çalıştı. En yakın çocukluk dostu Alber Dinar'dır. Çalıştığı esnada kendini yetiştirdi ve Kardıçalı işhanında yanında getir götür işlerinde çalıştığı İzmir'in ünlü avukatlarından birinin katipliğine yükseldi. Ayrıca geceleri Milli Kütüphane'ye gidip Fransızca çalışıyordu. Yine bu sıralarda başlayan gitar merakını eline geçen bir gitar vasıtası ile geliştirdi. Bir albümünün kapağı Aynı dönemlerde Bar-Mitsva törenlerinde şarkılar söylemeye başladı. Gençlik çağlarında kendi semtinde ve İzmir'de iyice tanınır olmuştu. Moreno askerliğini II. Dünya Savaşı sıralarında piyade olarak Akhisar Orduevi'nde yaptı. Burada caz orkestrasında solistlik yaptı ve yine Konya ile Adana'daki askeri yerlerde sahneye çıktı. Askerlik döneminde müzik ile daha içli dışlı olan Moreno İzmir Kordon'da bulunan NATO binasının yerindeki Marmara Gazinosu'nda da sahneye çıktı. Moreno ilk konserini ise Konak vapurMithatpaşa Caddesi üzerinde bulunan Karataş semtindeki Asansör Sokağı'na taşındı. (Sokağın bugünkü adı Dario Moreno Sokağı'dır. Halk arasında bu sokak ve çevresi "Asansör" olarak anılır.) Gittikçe daha da ünlenen Dario Moreno'nun şöhreti İzmir Palas otelinde iyice parladı. Askerlikten sonra ise Moreno bir süre İstanbul Fenerbahçe'deki Belvu Gazinosu'nun sahnesine çıkmaya başladı. Bu arada Moreno, Ankara'da bulunan Bomonti Gazinosu'nda sahne almak üzere iki gün için Ankara'ya gitti. Ancak iki yıl Ankara'da kaldıktan sonra tekrar İstanbul'a dönebildi ve Fritz Kerten'in orkestrasına solist olarak girdi. Moreno Ankara'da kaldığı yıllarda Orhan Veli ile oda arkadaşlığı da yapmıştır. İstanbul'da bir yıl boyunca çalıştıktan sonra Atina'ya geçti. Burada çalışırken Paris'te bulunan bir emprezaryoya telgraf çektikten sonra oraya gitti. Moreno burada ilk olarak Perto Del Sol Müzikholü'nde sahneye çıktı. Paris'teki ilk yılları başarısızlık yıllarıdır. Almanya'daki Amerikan askeri kulüplerinde bir müddet şarkı söyledikten sonra Fransa'da ilk defa Jezabel şarkısı ile olağanüstü bir başarı elde etti. Paris'te; daha sonra Cannes'da bulunan Palm Beach Oteli'nde şarkı söyleyen Moreno daha sonra söylediği "Adieu Lisbon" ve "Cou Courou Cou Cou" isimli kalipsolar ile ününü pekiştirdi. İstanbul'da yanında çalıştığı Fritz Kerten ile annesini yanına aldırdı. Fritz Kerten'in adını Andre Kerr'e çevirterek piyanist olarak yanına aldı. Sezen Cumhur Önal ve Fecri Ebcioğlu Moreno'nun şarkılarına Türkçe söz yazmışlardır. Moreno Jacques Brel'in yazıp sahneye koyduğu ve başrolünü oynadığı L'Homme de la Mancha adlı müzikal eserde Sancho Pancho rolünü üstlendi. Dario Moreno ayrıca 32 filmde rol almıştır. Moreno'nun ölümü ile ilgili rivayetler değişiktir. Bunlardan birisi 1 Aralık 1968İstanbul Hilton Oteli'ndeki odasında ölü bulunduğudur. Diğeri ise havaalanına taksi ile giderken geçirdiği bir kalp krizi sonucunda öldüğüdür. Kendisi İzmir'de gömülmesini vasiyet ettiği halde, ölümünün hemen ardından annesi Madam Roza oğlu Moreno'yu gömülmek üzere İsrail'deki Holon kenti mezarlığına götürmüş ve Moreno orada defnedilmiştir. Filmleri (Nino De Guerfanos) verildi. Dört yaşına kadar yetimhanede kalan Moreno daha sonra iskelesinin üzerindeki gazinoda verdi. Moreno müzisyenliğini biraz daha ilerletince annesi Madam Roza ile birlikte günü * Prisonnière, La (1968) * Saint prend l'affût, Le (1966) * Hotel Paradiso (1966) * "Saintes chéries, Les" (1965) * Dis-moi qui tuer (1965) * Dernier tiercé, Le (1964) * Bon roi Dagobert, Le (1963) * Tout pour le tout, Le (1963) * No temas a la ley (1963) * Femmes d'abord, Les (1963) * Lustige Witwe, Die (1962) * Tintin et le mystère de la Toison d'Or (1961) * Rivolta degli schiavi, La (1960) * Candide ou l'optimisme au XXe siècle (1960 * Touchez pas aux blondes (1960) * Marie des Isles (1960) * Voulez-vous danser avec moi? (1959) * Nathalie, agent secret (1959) * Oh! Qué mambo (1959) * Femme et le pantin, La (1959) * Incognito (1958) * Tous peuvent me tuer (1957) * Oeil pour oeil (1957) * Feu aux poudres, Le (1957) * Pardonnez nos offenses (1956) * Mouton à cinq pattes, Le (1954) * Femmes s'en balancent, Les (1954) * Quai des blondes (1954) * Môme vert-de-gris, La (1953) * Salaire de la peur, Le (1953) * Deux de l'escadrille (1953) Albümleri * Granada- Adios Amigos * Bossa Nova * Calypso * Le coco * Canım İzmir * Si Tu Vas A Rio / Viens * Long Bos * Moreno Poy poy * Mulata Ye Ye Ye * Hatıralar Hayal Oldu / Olam Boyun Kurbanı * Tropical Dario * Oh Que Dario * Deniz ve mehtap Ödülleri * 1958 Grand Prix Du Disque (Plak Armağanı] * 1969 Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Dario Moreno ödülünü Fransa'daki Türkiye büyük elçiliğinde Esin Avşar ve Jacques Brelli aldılar. * 1988 yılının 6 Ekim gecesinde Akdeniz müzik yarışması'nda anısına konulan Altın Hitit ödülünü Gianluigi di Franco isimli şarkıcı aldı. * Oeil Pour Oeil (Göze Göz) filmi ile Fransa'da en iyi yardımcı aktör ödülünü almıştır.
İzmir, tatlı ve sevgili şehrim.. Bir gün şayet senden uzakta ölürsem, Beni sana getirsinler. Fakat mezarıma götürürlerken, "Öldü" demesinler. "Uyuyor" desinler koynunda... Tatlı İzmir'im... İzmir delikanlısı yürüyor Kordon´da, tutturmuş bir ıslık, İzmir´i seyrediyor. Ve başlıyor birden mırıldanmaya; canım dilber şehir, eşsiz sevgili İzmir... Sonra hoş tınılı, duygu yüklü Nepoliten şarkılar yükseliyor... İzmir konumu, halkı, duruşu ve yasayış biçimiyle, kendinine has özellikleri ile diğer şehirlere nazaran hep farklı olmuş, yaşanmıştır. Mütevazilik ve Alafranga yaşam hakimdir Cumhuriyet dönemi İzmir´inde. Bu zamanların neşeli simalarından biri de Dario Moreno´dur. Bir zamanın Tilkiliği, bugünün Dönertaş´ı Lavanten, Rum, Yahudi ve Türk´lerin bir arada mutluluk ile yaşadığı yerde doğmuştur. Asıl adı David Arugete´dir. Küçük yaşta üzücü bir şekilde Babası´nı kaybetmesi, annesinin onu Yetimhaneye vermesi ve ardından Mektep hayatı ve iş dünyası. Yokluk dolu günlerde, bir çok ufak işlerde çalışmış, sonradan bilinen Kardıçalı İşhanı´ında bir avukatın yanında çalışarak katipliğe kadar yükselir.Bugün, (sürekli bakım yapıyoruz) diye kapalı tutulan Milli Kütüphane´de geceleri Fransızca çalışıp, dilini geliştirir. Bazı zamanlar arasokaklarda döküntü Gitarı ile Ladino dilinde hoş şarkılar sergiler. Bar Mitzvah (13.yas) törenlerinde şarkılar söyler, yavaş yavaş çeşitli çevrelerce tanınmaya başlayan Moreno, ilk konser deneyimini de Konak´taki Vapur iskelesi üzerindeki Gazino´da vermiştir. Zamanla beğenilen ve tanınan sima olmuştur, hele o dönemde İzmir´ın ekabir insanlarının demlenmeye gittiği İzmir Palas´da performanslar sergiler. Durumu da artık düzelmeye başlamıştır, bu arada annesi ile Karataş´taki bugünki Asansör sokağına taşınmışlardır. Askerlik çağı gelir ve acemiliğini yapmak üzere Akhisar´a gider. Orduevi Caz Orkestrası´nnda solist olarak sahne alır. Başka Mafellerde de sahne alır. Askerlik sonrası İzmir´de bügün Kordan´daki Nato Binası´nın olduğu yer bulunan Marmara Gazinosu´nda kısa dönem sahne alır ve daha sonra İstanbul´daki Fenerbahçe Balvu Gazinosu´nda görünür. Daha sonra iki gün için gittiği ve tam iki yıl sahne alacağı Ankara´daki Bomonti Gazinosunda solist olarak çıkar. İstanbul Fritz Kerten Orkestrası´ında iki yıldız solist Sevim ve Sevinç Tevs kardeşlerle birlikte solist olarak çalışmalarını sürüdür. Ününü Avrupa´da da almak için Fransa´ya gider ve hatta eski Orkestra şefi Fritz Kerten´i de çağırıp, ismini de Andre Kerr olarak tanıtarak Piyanistlik olarak çalışmalara eşlik etmesine fırsat verir. Moreno için aslında yorucu ve üzüntü dolu yıllardır.Çeşitli Otel ve Müzikhollerde şarkı söyler, ta ki Jezabel adlı şarkısını söylediği vakit, Fransa´da tanınmaya başlanmış, Güzel Kalipso´ları ile de talep edilen bir isim halini almıştır. Onu fanatik bir İzmir´li ve bu toprakların insanı yapan en ilginç hareketlerinden birini 1968 yılında Paris´te düzenlenen Latin Amerika Şarkıları Festival´inde yapmıştır. Fransa adına yarıştırılıp, 1. seçildiğinde göndere Fransız Bayrağı çekilirken, müdehale edip, göğsünden Türk Bayrağı çıkarıp Ben Türk´üm ve İzmir´liyim demiştir. Bu fantastik İzmir aşığı müzisyene bir zaman sonra Sinema yolu da açılacaktir. Toplamda 45 film´de yer aldığını söylense de bunlardan 32 adet filmde oynadığı bilinmektedir. Brigitte Bardot, Jacques Brel, Eddie Constantine ile çeşitli filmlerde sahne paylaşmıştır. Yoksul geçen çocukluğu geride kalmış, çok sık giyinen biri olarak anılmıştır. Hatta zamanında Fransa´da Jean Marais´den sonra en iyi Gardroba sahip kişi olarak bilinmekteydi. Meşhur Franbuaz rengi Cadillac arabası efsanedir. Bir çok dünya turnesine çıkar, Rio Karnavallarına çokça katılmıştır. Dario Moreno; Fransızca, Türkçe, İtalyanca, İspanyolca (Ladino) dillerinde birbirinden güzel şarkılara harika sesi ile hayat vermiştir. Şarkıları bir çok film´de kullanılmıştır. Plak kayıtları çoğunlukla Frank Sinatra´nın stüdyosu "Raprise"de yapan Moreno´nun sayısını net olarak çıkaramadığımız oldukça fazla Plak kaydı vardır, daha sonradan toplama olarak CD´lere de aktarılmışlardır. "İstanbul´un Kızları, Canım İzmir, Deniz ve Mehtap, Yavaş yavaş, Hatıralar hayal oldu, Her akşam sarhoş" gibi birbirinden eşsiz güzel çalışmaya kendi üslubü ile hayat vermiştir. Aslında bu şarkıların bazılarını başkaları da söylemiştir. Ancak herkesi bir kenara bırakıp Tanju Okan ve Dario Moreno´nun yorumlarını baş tacı ettiğimizi belirtmemiz gerek. Diğer dillerdeki yorumlarında, "Si tu vas à Rio, Tout l'amour que j'ai pour toi, Quand elle danse, Mambo Italiano, Mustapha, La Danza La Bella" şarkıları enfes şarkılardan bazılarıdır. Bize hatıra kalan onlarca şarkı ve Film`lerini bırakan Moreno, Parise gitmek üzere Yeşilköy Hava Alanı´nın bulunurken 1968 Kasım ayı sonunda Kalp krizi geçirir ve 1 Aralık 1968 sabahı 9.30 sularında gözlerini yumar. Kabri, her ne kadar Vasiyet adlı şiirinde vasiyet ettiği gibi İzmir olmasını istese de, Annesi Madam Roza tarafından Telaviv / Holon kenti mezarlığındadır. Dario Moreno Karataş´daki Tarihi Asansör ile anılır olmuştur. Evi sonradan müzeye çevrilmiş ama, pek de hak ettiği değerde değildir. Aslında berlili dönemlerde anma etkinliği düzenlenmesini arzu ederdik. Çok sonradan, binbir uğraş ile Yaşar Aksoy´un çalışmaları ve İzmir Büyükşehir Belediyesi desteği ile doksanlı yıllarda, "ASANSÖR VE DARİO MORENO ANILARI" adında bir kitap çıkarılmıştır. Bugün Dario Moreno, bir çok değer gibi unutulmuşlar listesinde, halbuki bügün bile bir çok Sanatçı geçinen kişilerin erişemeyeceği noktalara ve başarılı çalışmalara herkesin imza atamayacağı kişilerden biridir. Güzel bir Dario Moreno yorumu bulunan Buena Sera adlı parçanın sözleri ile uzaklardaki İzmir delikanlısını selamlarız. Buena Sera Buena sera signorina buena sera Como siento que se vaya despedi Tener la junta a mi y yo bienquisiera en esta noche tan hermosa de napoli Aunque poco me conozca solo espero que mis impetus comprenda usted Quizas ya me atreva con besarle que la quiero estoy loco por usted por eso dejeme que la despida con un beso Buena sera signorina una vez mas Buena sera signorina otra vez mas iyi akşamlar küçük bayan iyi akşamlar vedalaşacakmışsınız gibi hissediyorum sizin yanımda olmanız böyle hoş bir Napoli gecesinde beni çok iyi yapıyor beni fazla tanımasanız da umarım benim hislerimi anlarsınız belki cesaret ederim sizi öpmeyi ki sizi seviyorum ki size deli oluyorum bu yüzden izin veriniz sizi uğurlayayım bir öpücükle iyi akşamlar küçük bayan yeniden iyi akşamlar küçük bayan bir kere daha