Besmeleyle başlayan işler rast gider Çayla başlayan şiirler mutlu biter Mutluluk kıyılık pantolunun cebinde unutulan yirmilik Mutluluk hatırlanınca yiter Hep böyle ya bu dünya Ey dil! Ey suskunluğa aşina olan Bırak da konuşayım Bir adında gönül değil mi senin Akıl gönle kaç vakit denk düşer Ben ki O hicaz taksimin uzamsız uzadığı yerde Çağdaşlarım çağlayanlar gibi çağıldarken çağın şarkısını Susmuştum Onu bekliyordum Susmuştum Onun geleceğini bilmiyordum Ey ay! Ey aşıkların kıblesi Senle de kavidir ahdimiz Çok gece dolaştık gökyüzünde el ele Çok ağlattım sana ağrıyan yerlerimi Zaman demiştik, eğer ona sahipsen kıymetli Zaman durdu demiştik Zamanı kaybetmiştik Ey mevsimlerden müstesna olan Kışa bile varmayan bu hazan hiç bitmez derken Kim söyleyebilirdi ellerimde gül fidanlarıyla Baharın şenlikçisi olacağımı Ey sevdiğim Peki ya sen Onca kuşu nasıl sığdırdın bir cümlenin içine ellerinle Ki hangi telime dokunsa ellerin Oradan yürür bir fener alayı Hayatı resmedip ölümden kaçıran ellerin Çatlamış ellerime layık görür mü sevdayı ?