Dinle beni ey kibir... Sen ki, iblisi bile nasıl baştan çıkardın, Allah'a isyan ile, Lânetlendi nihayet, o cüretkâr sözünden, Ve Cennetten kovuldu, şeytan senin yüzünden... İşte o günden beri, iblisle ortaklaşa; Dünyayı kuşattınız, zulümle baştan başa... Nifak tohumlarını, beyinlere ektiniz, Ahlâkın iplerini, beraberce çektiniz... Gör ki; senin yüzünden, ne hâle geldi insan; Ne haysiyet, ne şeref, ne merhamet, ne vicdan... Duymaz oldu Hukukun, adâletin sesini; Sana secde ederken, kaybetti kıblesini... Dinle beni ey kibir! Bütün büyük savaşlar; Senden gelen küçücük, bir kıvılcımla başlar... Sen olmasaydın eğer, ne Stalin, ne Hitler, Ne Firavun olurdu Ne bunca parazitler.. Ne bir fitne kalırdı, bu dünyada ne haset ; Ne bu toplu mezarlar, ne yakılmış bir ceset... Sönmezdi yeryüzünde, milyarlarca ocaklar, Milyarlarca anada, boş kalmazdı kucaklar... Ey kibir! Bilirsin ki; aşağılık duygusu, Gururla karışınca, olur en büyük pusu... Bu kompleks; insanları, sürüklerken zillete, Tarihler mezar oldu, gör ki, nice millete... Sen ki; ne Ebreheler Ne Kârunlar doğurdun, Çağdaş emsallerini, aynı kapta yoğurdun... Senden sebep nesiller, temelleri sökmede; Bencillik bombasıyla, evlilikler çökmede... Dinle beni ey kibir! Bu savaşım sanadır, Gâlibiyet her zaman, düşünenden yanadır... Bil ki; tuzaklarına, tuzaklar kuracağım; Seni her an, her yerde, Kur'ân'la vuracağım... Dökeceğim ortaya, sinsi hesaplarını; Ve emrinde çalışan, insan kasaplarını... Bütün dünya görecek, senin kirli yüzünü; Kan ve kinle beslenen, doyurulmaz özünü... Biliyorum işim zor; gaflettedir insanlar, Bu nedenle pek çoğu, seni mezarda anlar... Kimi şöhret delisi, kimi zil zurna sarhoş; Biliyorum onlara, ne söylense hepsi boş... Ama sen zannetme ki; bu savaş burda biter, Bir kişi de uyansa, bu kazanç bana yeter... Dilerim ki; insanlar, gerçekleri görürler; Senin girdaplarına, kapılmadan yürürler... Dinle beni ey kibir! Şaka değil sözlerim, Bu savaş ancak biter, kapanınca gözlerim... Attığın her düğümü, îmanla çözeceğim; Ve seni, her secdede, ezdikçe ezeceğim...!!!