serin rüzgarlı bir gecede sevgiliyle birlikte yıldızları seyretmek, her şeyi unutmak, geride bırakmak sadece o anı yaşamak...
"Bir tatlı huzur almaya geldim kalamıştaaaa...." sözleri aklıma geldi başlığı görünce.. Kedinin kuyruğunu yaklamaya çalışması gibi bir şey benim huzuru aramam..
Çoğu kez aranan ama bulunamayan şeydir. Ahmet Hamdi Tanpınar' ın romanı. Benim için ise ödev , sınav , kavga vb. gibi şeylerin olmadığı zamanlarda yalnız başıma kafamı dinlerken hissettiğim şeydir .
huzur koca çınarımın omzunda uyuklamaktı,huzur yüzüme vuran akşam rüzgarıydı,huzur sevgilinin kollarında gökyüzünü seyretmekti,huzur günbatımıydı,huzur kuşların cıvıltısıydı..huzur her yerdeydi..
Her kesimden insanın aradığı,çok zor bulunan,varlığıyla hayatı kıymetlendiren yokluğuyla azaba çeviren,bazen bir şarkıda ,bazen bir kitapta,bazen bir ortamda bulduğumuz ..ama en çok sizi seven insanların sarılmasında gizli olan..
Huzur, insanın yüreğinde sükunetin hakim olduğu, vicdanının rahat olduğu bir ruh hali. İnsanı üşürken ısıtan bir duygudur. İnsan ruhunda hakim olan dinginlik ve mutluluk halidir. Şüphesizlik halidir...Özgürlüktür. Huzur, hep aranandır, bazen bulunandır. Haşmet Babaoğlu "Huzur feragatle gelir" demiş. Huzur, için bazen vazgeçmek gerekir bazı şeylerden, bazen kabullenmek gerekir bazı şeyleri. Huzur, zenginliktir.
Hayali en çok kurulan anların veya hislerin başında gelir. Gariptir ki insan kendi elinde olmayan hemen hemen herşeyin özlemini duyuyor ve hayaliyle uyuyor. İyi uykular insanoğlu.
Dirlik, baş dinçliği, gönül rahatlığı, rahatlık, erinç. Ön, yan, kat, makam, yamaç: Bir yerde bulunma: Padişah katı: Huzura çıkmak. Ya da Olmadan başka hiçbir şeyin tam olmadığı ,huzurunuz yoksa sağlığınızda ,paranızda olsa asla mutlu olmazsınız Ya da Benim için içimin sakin olmaması,kımıl kımıl değil,yüzümü güneşe dönmem ya da yağmura çevirmem, olduğum andan ve durumdan keyif almam için olmazsa olmaz
İnsanın kendi içinde olan ancak sadece yalnız kaldığında,hiçbir şeyi düşünme zorunluluğuna sahip olmadığı,güneş batarken ,doğarken,karşınızda bir çağlayan varken,ya da bir bebek seviyorken hissedilen haldir.