İngilizcede Zarflarda Mukayese

'Diğer Dersler' forumunda Uygu tarafından 3 Eki 2012 tarihinde açılan konu

  1. Uygu

    Uygu New Member

    Başlıca iki mukayese biçimi vardır.
    Birincisi, göreceli üstünlüğü gösteren ve Türkçede “ daha “edatıyla ifade edilen comperativedir. İkincisi, ikiden fazla kişi veya nesne arasında “en iyi, en üstün, en ...vs.yi ” gösteren superlative.



    Hard - Harder - Hardest
    Greedily - More Greedily - Most Geedily
    Rarely - More Rarely - Most Rarely
    (Düzensiz Zarflar)


    far - farther/further - farthest/furthes
    late - later - last
    little - less - least
    much - more - most
    well - better - best


    EXAMPLES (ÖRNEKLER)

    - She cooks better than everyone I know. (Tanıdığım herkesden daha iyi yemek pişirir.)
    - She types the fastest of all the secretaries. (Tüm sekreterlerin içinde en hızlı tapaj yapandır.)
    - I can speak English as well as you. (Senin kadar iyi İngilizce konuşabilirim.)
    - She doesn’t drive as carefull as her mother. (Annesi kadar dikkatli sürmez.)
    - The baby cannot eat so much as you can. (Bebek senin kadar çok yiyemez.)
    - She could understand me more quickly than I had expected. (Beni beklemiş olduğundandan daha çabuk anlayabildi.)
    - He always comes late. (O daima geç gelir.)
    - I last saw him 2 weeks ago. (Onu en son 2 hafta önce gördüm.)
    - Her latest book is about child care. (Son (en yeni) kitabı çocuk bakımı hakkındadır.)
    - We’ll enquire further into this matter. (Bu meseleği daha derinliğine soruşturacağız.)
    - The faster I work, the more mistakes I make. (Ne kadar hızlı çalışırsam o kadar çok hata yaparım.)
    - It rained more and more quickly. (Gittikçe daha hızlı yağmur yağdı.)
     

Bu Sayfayı Paylaş