Milletlerarası Tahkim

'Hukuk' forumunda RosaLie tarafından 2 Eyl 2010 tarihinde açılan konu

Konu etiketleri:
  1. RosaLie

    RosaLie New Member

    Haberleşme ve seyahat araçlarının hızla geliştiği ve dolayısıyla dünyanın büyük bir global köy haline geldiği günümüzde her hangi bir ülkedeki köklü değişim diğer ülkeleri de etkilemektedir. Globalizm esasen ekonomi üzerindeki yarattığı etkiden dolayı günümüzün güncel ve çok tartışılan konularından biri haline gelmiştir.

    Globalleşen değişen ve gelişen dünyamızda ticaret de ulusal ve bölgesel konumdan çıkıp uluslararası hal almıştır. Uluslararası ticaret inanılmaz derecede büyümüş ülke ekonomilerinin ayakta durabilirliği dünya ticaretindeki ilişkisi ile ölçülür duruma gelmiştir. Ülkeler yabancı sermaye çekmek için çaba sarf ederken özel teşebbüs de ürettiği malın global pazara sunmanın yollarını aramaktadır. Günümüz dünyasında her saatte milyarlarca dolarlık ticari ilişki vaki olmaktadır. Bunun sonucu olarak taraflar arasındaki çıkması muhtemel uyuşmazlıklar ulusal boyuttan çıkıp uluslararası boyut kazanmaktadır. Global ticaretin aktörleri bu uyuşmazlıkları en kısa zamanda ve hakkaniyete en yakın şekilde çözümlenmesinin yollarını aramış buna bağlı olarak da milletlerarası tahkim müessesesi gelişmeye başlamıştır.

    Alternatif bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olan tahkim kanunla yasaklanmamış konularda taraflar arasında ortaya çıkmış veya çıkacak uyuşmazlıklarda bir sözleşme yada kanun hükmü gereğince devlet yargısına başvurmadan taraflarca veya kanun gereği seçilmiş ve yine tarafların veya kanunen yetkilendirdiği şahıs ve kurumlarca tayin edilmiş bulunan kişiler(hakemler) aracılığı ile uyuşmazlığın çözümlenmesidir. Hakemin verdiği kararlar da belirli kurallara uymak şartıyla devlet mahkemelerinin vermiş olduğu kararlar gibi icra edilmektedir.

    Tahkim özellikle milletlerarası ticarette daha çok tercih edilmektedir. Tarafların bir-birlerini yeterince tanımaması uyuşmazlıkları çözecek uluslar üstü mahkemenin olmaması tahkim yargılamasının gizliliği tarafların diğer tarafın devlet mahkemesine güvenmemesi devlet mahkemelerinde iş çokluğu ve uluslar arası ticaret hukuku uzmanı hakimlerin yeterince bulunmaması gibi nedenler milletlerarası ticari tahkimi başlı başına bir sektör haline getirmiştir. Ayrıca taraflar her zaman uyuşmazlığı en kısa zamanda çözme ihtiyacını hissetmektedirler. Hele de aralarında sıkı ilişki olan şirketler bakımından uyuşmazlığın kısa zamanda çözümlenmesi yerine göre davayı kazanmaktan daha faydalı olabilmektedir.

    Ülke ekonomilerin dış ticarete ve yabancı sermayedeki harekete bağlı olarak değişim gösterdiği çağımızda milletlerarası tahkim hakkında fikir sahibi olmak özellikle özel sektör temsilcileri için önemini git-gide artırmaktadır.

    Milletlerarası Tahkim alanında Türkiye küçümsenmeyecek derecede düzenlemeler yapmış ve bununla ilgili önemli çok taraflı sözleşmeleri imzalamıştır. 21 Haziran 2001 tarihinde Milletlerarası Tahkim Kanununu kabul etmekleülkede cereyan edecek uluslararası tahkim prosedürünü düzenleyen evrensel normlarda bir kanun Türkiye’ye kazandırılmış bulunmaktadır. Bu kanuna göre taraflar kendi aralarında anlaşarak bir veya birkaç kişiyi görevlendirmek suretiyle aralarında meydana gelmiş veya gelecek uyuşmazlıkları çözümü için yetkilendirebilirler. Buna göre hakem yada hakem heyeti kanunda belirtilen usul dahilinde bir araya gelerek uyuşmazlığa en adil çözümü getirmeye çalışacaktır.

    Ticarette özellikle milyonlarca dolarlık işlemlerin söz konusu olduğu milletlerarası ticarette uyuşmazlıkların çıkması her ne kadar istenmeyen bir olgu olsa da muhtemel bir realitedir. Uyuşmazlığın adil ve kısa zamanda çözümlenmesi kısa ve uzun vadede tarafların yararınadır. Kısaca açıklamaya çalıştığımız nedenlerden dolayı tarafların hak ve hukuklarını eşit bir şekilde garanti altına alan tahkimin alternatif bir uyuşmazlık çözüm metodu olarak milletlerarası alanda hareket etmek isteyen Türk ticaret aktörlerine önemli güvence sağlayacağı inancındayız.
     

Bu Sayfayı Paylaş