Muradiye Külliyesi, Bursada Osmanlı Sultanları tarafından yaptırılan son külliyedir. Sultan 2. Murat tarafından 1425-1426 yılları arasında yaptırılmış ve içinde bulunduğu semte ismini vermiştir. Külliye; cami, hamam, medrese, imaret ve külliyenin bahçesine daha sonraki yıllarda yapılan 12 türbeyi içerir. Bu türbe topluluğu Semerkanttaki Şah Zinde ve İstanbul'daki Eyüp Sultan ile birlikte, Türk İslam dünyasının sayılı türbe topluluklarından birisidir. Kanuninin Konyada öldürttüğü oğlu Şehzade Mustafa, Fatihin Napolide sürgünde ölen oğlu Cem Sultan, Yavuz Sultan Selim'in boğdurttuğu kardeşi Şehzade Ahmet gibi bahtsız şehzadelerin türbelerini barındırmasından ötürü Muradiyeden , A.H. Tanpınarın ifadesiyle sabrın acı meyvesi olarak bahsedilir. Külliyenin merkezini Muradiye Camii oluşturur. Giriş cephesi görkemli, diğer cepheleri sadedir. Külliyedeki türbelerin en büyüğü ve en eskisi olan 2. Murad türbesi caminin görkemli girişinin hemen karşısındadır. 1451de Edirnede hayatını kaybeden Sultan 2. Murat, 1443te kaybettiği büyük oğlu Alaaddinin yakınına gömülmek istediği için cenazesi Bursaya getirilmiş ve küçük oğlu Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan bu türbeye gömülmüştür. 2. Beyazidin oğlu Alaaddin, kızları Fatma ve Haticeye ait sandukalar da 2. Murat türbesinin içinden geçilerek ulaşılan sade odada bulunmaktadır. Türbenin kubbesi, 2. Muratın vasiyeti gereği mezarın yağmur sularıyla ıslanması için gökyüzüne açık olarak yapılmıştır. Diğer türbelerin çoğu Fatih ve 2. Bayezıd devirlerine aittir. Fatih Sultan Mehmetin annesi Hüma Hatun, ebesi Ebe Hatun, ilk eşi Mükrime Hatun, Fatihin oğulları Şehzade Mustafa ve Cem Sultan, Şehzade Mustafanın annesi ve Fatihin eşi Gülşah Hatun; 2. Bayezıdın eşi Gülruh Sultan, oğlu Şehzade Mahmud; Kanuninin büyük oğlu Şehzade Ahmed, Kanuninin küçük oğlu Şehzade Mustafa türbeleri ile iki saraylı hanıma ait olduğu sanılan Cariyeler Türbesi Muradiye Külliyesinde yer alan diğer türbelerdir. Külliyenin bahçesi mezartaşları açık müzesini andırır. Türbesi Çekirgede olan mevlid yazarı Süleyman Çelebinin mezartaşı da bu bahçede görülebilir. Muradiye Medresesi, Bursadaki en güzel medrese olarak bilinir. Güzelliğini, duvarlarındaki hünerli tuğla işçiliğine borçludur. Bir avlu etrafında sıralanan 16 küçük odadan oluşmuştur. 1951 yılında restore edilerek yakın zamana kadar Verem Savaş Dispanseri olarak kullanılmıştır, günümüzde Kanser Tanı Merkezi olarak kullanılmaktadır; içinde bir de sağlık müzesi yer alır. İmaret, günümüzde lokanta olarak hizmet vermektedir. Muradiye Hamamı günümüzde harap durumdadır. Türbeler arasında iki adet sekizgen mermer havuz bulunur. Muradiye Külliyesinin restorasyonu için çalışmalar sürmektedir. Türbelerin kurşun kaplamalarının yenilenmesi ile başlayan çalışmalar, külliye içindeki eserlerin uzmanlar tarafından tek tek elden geçirilmesi ile devam edecek. Bu çalışmalarının 2007de bitmesi planlanıyor.
Fatih’in Aile Kabristanı: MURADİYE TÜRBELERİ Muradiye Külliyesi’nde yer alan türbeler bir Osmanlı Hanedan Mezarlığı mahiyetindedir. Muradiye Türbeleri adeta Fatih’in aile kabristanıdır. Zira Fatih’in annesi, babası, ebesi, zevcesi, oğulları, torunları hep bu türbelerde yatmaktadır. Asırlık çınarların gölgelendirdiği, fıskiyeli havuzlardan su seslerinin yayıldığı, “asude” bir bahçenin içinde, Muradiye Camiinde çiniler katı bir geometriye uymaksızın dağılmış bulunan irili ufaklı Muradiye Türbeleri, “derviş meşrepli” Osmanlı mimarisinin, diğer kültür ortamlarında hemen daima ürkütücü ve soğuk olan mezar mimarisine giydirmeyi başardığı huzur verici kisvelerin şüphesiz en güzelidir. Türbelerin önünde devrilmiş bir ulu çınar gövdesi dikkati çeker. Büyük ihtimalle II. Murad döneminden kalan yaklaşık 600 yıllık bir ağaçtır. Yıkılmış Osmanlı çınarını hatırlatan bu ulu ağacın kökünün bulunduğu yere yeni bir çınar dikilmiştir. Muradiye türbeler topluluğunda toplam on iki türbe mevcuttur.Bu türbelerin ilki Fatih’in annesi için 1449’‐ da yapılmış Hatuniye Türbesi ile babası II. Murad’ın 1451’de yapılan türbesidir. Fatih’in daha sonra oğlu Şehzade Mustafa, zevcesi Gülşah Hatun, ebesi Gülbahar Hatun için buraya türbe ilave ettirmesini Fatih’in bu yakınlarını anne ve babasının yakınına defnetmek arzusuyla izah etmek mümkündür.Fakat bundan sonraki dönemde Muradiye’de adlarına türbe inşa edilmiş veya bu türbelerden birine gömülmüş olanların çoğu, taht veya iktidar mücadelesini kaybederek büyük dramlar yaşamış şehzadeler ile onların yakınlarıdır. Bunlar arasında Cem Sultan, Şehzade Ahmet ve Şehzade Mustafa en meşhurlarıdır Mahidevran Sultan, 1580 yılında ölümüyle birlikte oğlunun bulunduğu türbeye gömüldü. 2. Murat ile şehzade Cem Sultan'ın türbelerinin bulunduğu Muradiye Külliyesi, dünyadaki en büyük külliyeler arasında yer alıyor Alıntı