Ramazan (رمضان) lafzı beş harften ibârettir. Ra, Mim, Dad, Elif, Nun. Ra: Allahın rızâsına delâlet eder. Mim: Allah sevgisine delâlet eder. Dad: Allahın kuluna kefil olduğunu anlatır. Elif: Allahın kulu ile olan ülfetini belirtir. Nun: Allahın nûrunu anlatır. Bu ay; rızâ, sevgi, kefâlet, ülfet, nûr, eriş, ikram ayıdır. Ama Allahın sevdiği iyi kulları için Denilmiştir ki: Aylar arasında Ramazan Ayı, vücûd içinde kalb gibidir. İnsanlar arasında peygamberler gibidir. Beldeler arasında Harem-i Şerîf gibidir. Harem öyle bir yerdir ki; oraya lâin deccalin girmesi men edilmiştir. Ramazan Ayı öyle bir aydır ki; Azgın şeytanlar o ayda bağlanır. Peygamberler günahkâr kullara şefâat ederler. Ramazan Ayı oruç tutanlara şefâatçıdır. O ayda, kalb îmân ve mârifet nûru ile bezenir. Ramazan Ayı dahi, Kuran okumakla bezenir. Bir kimse, Ramazan Ayında bağışlanmaz ise, acaba hangi ayda bağışlanır! Kul, tevbe kapıları kapanmadan Allaha tevbe etmelidir. Allaha dönüş zamanı geçip gitmeden, Ona dönmelidir. Ağlama zamanı ve rahmet vakti geçip gitmeden kul Allaha yalvarıp ağlamalıdır; merhamet dilemelidir. Resûlullah sallallahu teâlâ aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurdu: - Ümmetim, Ramazan Ayında oruç tutup namaz kılarak onun hakkını edâ ederlerse, ziyân etmezler. Ashâbdan biri şöyle sordu: - Yâ Resûlullah, onların ziyânı ne olabilir? Resûlullah aleyhisselâm Efendimiz şöyle buyurdu: - Bir kimse, Ramazan Ayında haram bir işe girerse, kötü bir amel işleyip şarab (alkollü içki) içerse, o kimsenin Ramazan orucu makbul olmaz. Gelecek seneye kadar Allahın, meleklerin, semâ halkının lâneti onun üzerinde kalır. İki Ramazan arasında ölür ise, onun için Allah katında hiçbir iyilik yoktur. Abdulkadir Geylânî Hazretleri