Orta Çağ'da Avrupa, feodal bir sistem içinde bulunuyordu. XIV. yy.'a gelindiğinde; bu sistemin çözüldüğü, Papalığın eski itibarını yitirdiği, "kut*sal imparatorluk ve birleşik Hristiyan âlemi" fikrinin zayıfladığı görülmek*tedir. Diğer taraftan, kent devletleri ve millî monarşiler güç kazanmaya baş*lamışlardır. Başta Güney İtalya ve İspanya'da, Doğu-İslâm dünyasının bilimler saha*sında ortaya koydukları eserler sistemli biçimde Lâtinceye çevrilmiştir. Sko*lastik düşüncenin yerini akla ve eleştiriye önem veren düşünceler almış, top*lumda "bireyselleşme" önem kazanmıştır. Güney Avrupa ülke ve kentlerinde meydana gelen siyasî, sosyal, kültürel, ekonomik faaliyetler sonucu, Rönesans hareketi ortaya çıkmıştır. Rönesans'*la birlikte ortaya çıkan, gelişen ya da kullanılan pek çok tutum, davranış, teknik, kavram ve gelenekler; Avrupa'nın XX. yy.a kadar uzayan medeni*yetinde önemli bir rol oynamıştır. Bu nedenle.Rönesans, özellikle Batı için özel bir öneme sahiptir. Rönesans Nedir? Kelime anlamı "yeniden doğuş" demek olan Rönesans, İtalya'nın Floransa kentinde, XV. yy.'ın ilk on yılında ortaya çıkan, daha sonra kıtanın bazı ülkelerinde de görülen ede*biyat, bilim ve sanat alanındaki gelişmeleri kapsar. İtalya'da XVI. yy. orta*larında gelişimini tamamlayan Rönesans, her ülkede aynı zamanda ortaya çı*kıp aynı etkiyi göstermediği gibi, bazı yerlerde hiç görülmemiştir. Ancak, görüldüğü yerlerde bu hareketi tammlayan bazı ortak (temel) belirtiler var*dır. Bunlar; a) Dinî ya da dünyevî olsun, ele alınan konularda bireyin esas olması ve sanatçının, sanatçı kişiliğinin önem kazanması, b) Eski Yunan ve Roma medeniyetlerine özgü bazı değerlere önem ve*rilmesi ve o dönem sanatlarında uygulanan öğelerin kullanılması,c) Yeni bulunan perspektif tekniğinin uygulanması, yani yüzeylere yapı*lan resimlerde üç boyutlu gerçek görünümün yansıtılmasıdır. Rönesansı Hazırlayan Nedenler: Rönesansın ortaya çıkışında, Avrupa'da meydana gelen temel sosyal, siyasî ve ekonomik değişimlerin etkili olmuştur Daha XII. yy. başlarından itibaren, bazı düşünür ve edebiyatçılar, Orta Çağ zihniyetine karşı fikirleri savunmuşlardır. Bunların önemli bir kısmı Eski Yunan ve Lâtin kültürünü esas alıp, Orta Çağ'ın katı kurallara sahip ve baskıcı anlayışına karşı olmuşlardır. İşte, bu zihniyet değişiminin bir sonucu olarak, Rönesans sanatında Orta Çağ'a özgü mistisizm ve sembolizm çabaları sona ermiş, yerine, insan ve eşyayı mekân içinde değerlendiren natüralist bir anlayış hâkim olmuştur. Özellikle resim sanatında hacim, gölge-ışık ve perspektif uygulamaları, öncelikle Orta Çağ zihniyetinden ve onun sanat anlayışından kopuşun bir sonucudur. İslâm ülkelerinin bilim ve sanat alanlarındaki başarıları, öteden beri Orta Çağ Avrupasımn ilgisini çekmiştir. İstanbul'un Türkler tarafından fethi de, Avrupa'da meydana gelen değişmelere katkısı olan olaylardan biridir. İstanbul'dan İtalya'ya giden bilginler, Müslüman toplumlardan öğrendikleri bilgilerinin yanı sıra, Eski Yunan kültür verilerini de bu ülkeye taşımışlardır. İtalyanlar öteden beri Roma İmparatorluğu ile olan ilgilerini kesmemişlerdir. Eski Roma'nın görkemli zamanlarının geri gelmesini arzu etmekle "yeniden doğuş" fikirleri arasında yakın bir anlayış benzerliği bulunmak*tadır. İtalyanların büyüme ya da farklı olma ülküleri, İtalyan sanatında millî bir üslûp gelişmesine yol açmıştır. Bu üslûp, kuzeyden gelen Gotik sanatla kesilmiş, ancak bir süre sonra bu sanat da İtalyanların kendi zevklerine uydurulmuştur Rönesans'ın ortaya çıkışındaki bir başka sebep de, İtal*yanların bu sanata karşı, yani Gotik'e olan tepkileridir, denilebilir. XIII.-XIV. yy. içinde İtalya'nın Toskana bölgesi ekonomik yönden gelişmiş, Floransa ve Siena önemli iki sanat merkezi olmuştur. XV. yy.'a gelindiğinde, gerçek sanat koruyucusu prenslerin (Mesenler) bulunduğu görülür. Bunlardan en önde geleni, Floransa'daki Medici ailesidir. Alıntı
