Sen bilmezsin bozkırın akşamlarını, Batıda bir tepsi erirken, Doğudan bir tepsi çıkar Alaca ışıklı tepeleri, Yamyassı eder şarkılar. Bir içli keder düşer yüreklere Kımıldar yanık acılarla dudaklar. Kiminin gözü batan güneşte, Kimininki doğan aydadır, Kimisi asker anası Gözler yollardadır. Bir ince duman fakir bacasından Gökyüzüne arz-ı hâl çizer, Kenar mahalledeki ihtiyar nine. Bir kuru ekmeği, bir dudağını yer. Şamatayı bırakır yüzleri kirli çocuklar, Ezan sesleri yalar kulakları. Avuçlarda emeksiz istekler, Eller ki açıktır yukarı. Işık bahçesinin ardına geçer mavi, Ağaçlar kulaç kulaç gerinir, Bozkıra kuşak olup iner samanyolu, Dudaklarını uzatır yıldızlar bir bir Abbas Sayar -Necoya Mektuplar-