Servetim Bir Kevser

'Din ve İslam' forumunda Uygu tarafından 10 Eki 2012 tarihinde açılan konu

  1. Uygu

    Uygu New Member

    "Bana Kevser'i verdiğini söylüyor Rabbim, öyleyse nerede benim Kevser'im?" diye sormayız.

    Bana her gün, her okuduğumda "Biz sana Kevser'i verdik" diyen Rabbimi duymazlıktan geliyorsam...
    [​IMG]
    Eyvah! Ardından bak ki ne geliyor: "Namaz kıl Rabbin için kurban kes! Asıl seni kınayandır soyu kesik, serveti devamsız olan!"

    Bana (da) verildiğini fark ettiğimde Kevser'in sağımda solumda önümde arkamda "Kevser olasıca" güzellikler arıyorum. Ve buluyorum da..

    Demek ki zaman bir Kevser; bana veriyor Rabbim; namaz kılarak ebedileştiriyorum zamanı, ömrümden beş vakti Rabbim için kurban olarak, keserek ömrüme devam kazandırıyorum.

    Demek ki bedenim bir Kevser; bana hiç yoktan bağışladı Rabbim; seccadeye atarak bu çürüyen, eksilen, eskiyen, gözden düşen bedenimi sonsuz bir diriliğe kavuşturuyorum. Gözümü ayırıyorum dünyanın süslerinden kurban gibi. Kalbimi sıyırıyorum fani sevmelerin yüzünden kurban kesercesine.
    B/akışımı sonsuzlaştırıyorum. Sevdalarımı faniliğin paslı kılıcından, ölümün insafsız uçurumundan kurtarıyorum.

    Demek ki servetim bir Kevser; bana tam ihtiyacım kadar, tam arzu ettiğim biçimde, hak etmediğim halde veriliyor. Servetimin yüzünü Allah'a çeviriyorum namazımdaki kıble gibi ve bana verildiğini biliyorum, tükenmezlik kazanıyor. Nimet elimden çıksa da, Mün'im olan Allah bana kalıyor, benimle kalıyor. Nimet hiç kesilmiyor, ebter olmuyor.

    Demek ki "bana verilenler" Kevser, "bana verilenleri" infak ederek kurban edersem, servetim devamlılık kazanıyor, zenginliğim hiç bitmiyor.
    Demek ki, şükür bir Kevser; yediğimi içtiğimi ağzımla şükre dönüştürerek namaz kıldırırsam, burada biten ve tükenenler adına söylediğim "Elhamdülillah"ı orada bitmez tükenmez bir "Elhamdülillah" olarak yerim içerim.
    *
    Senai Demirci
     

Bu Sayfayı Paylaş