Celîs-i halvetim varım habîbim mâh-ı tâbânım Enîsim mahremim varım güzeller şâhı sultânım Hayâtım hâsılım ömrüm şarâb-ı Kevserim Adnim Bahârım behcetim rûzum, nigârım verd-i handânım Neşâtım işretim bezmim çerâğım neyyirim şem'im Turunc ü nâr ü nârencim benim şem'-i şebistânım Nebâtım sükkerim gencim cihân içinde bî-rencim Azîzim Yûsufum varım gönül Mısrındaki hânım Stanbulum Karamanım diyâr-ı milket-i Rûmum Bedahşânım ve Kıpçakım ve bağdâım Horasânım Saçı varım kaşı yâyım gözü pür-fitne bîmârım Ölürsem boynuna kanım meded hey nâ-Müslümânım Kapında çünki meddâhım seni medh iderim dâim Yürek pür-gam gözüm pür-nem Muhibbîyem ve hoş hâlim Benim birlikte olduğum, sevgilim, parıldayan ayım, Can dostum, en yakınım, güzellerin şahı sultanım. Hayatımın, yaşamımın sebebi Cennetim, Kevser şarabım Baharım, sevincim, günlerimin anlamı, gönlüme nakşolmuş resim gibi sevgilim, benim gülen gülüm, Sevinç kaynağım, içkimdeki lezzet, eğlenceli meclisim, nurlu parlak ışığım, meşalem. Turuncum, narım, narencim, benim gecelerimin, visal odamın aydınlığı, Nebatım, şekerim, hazinem, cihanda hiç örselenmemiş, el değmemiş sevgilim. Gönlümdeki Mısırın Sultanı, Hazret-i Yusufum, varlığımın anlamı, İstanbulum, Karamanım, Bütün Anadolu ve Rum ülkesindeki diyara bedel sevgilim. Değerli lal madeninin çıktığı yer olan Bedahşanım ve Kıpçağım, Bağdadım, Horasanım. Güzel saçlım, yay kaşlım, gözleri ışıl ışıl fitneler koparan sevgilim, hastayım! Eğer ölürsem benim vebalim senin boynunadır, çünkü bana eza ederek kanıma sen girdin, bana imdad et, ey Müslüman olmayan güzel sevgilim. Kapında, devamlı olarak seni medhederim, seni överim, sanki hep seni öğmek için görevlendirilmiş gibiyim. Yüreğim gam ile, gözlerim yaşlarla dolu, ben Muhibbiyim, sevgi adamıyım, bana bir şeyler oldu, sarhoş gibiyim. Bir hoş hale geldim. Muhibbi (Kanuni Sultan Süleymanın mahlası)