Üçüncü Konuşma: Aşk Bir Ortaçağ Karanlığıdır – Haydar Ergülen

'Ünlü Şairlerden Şiirler' forumunda zipper tarafından 29 Tem 2014 tarihinde açılan konu

  1. zipper

    zipper quae nocent docent

    [​IMG]




    (…)
    Kül iyidir, aşkı da kapsar şiiri de yağmuru da ölümü de ve sanki kül olursak ruhumuza kadar yani ta içimize çekmiş sayılırız çocukluğu belki de iliklerimize
    kadar yaşamış oluruz ölürken bir kere bile olsa
    olsa…

    Kül de ne tuhaf Bachmann’ı değil Celan’ı
    hatırlatıyor bana oysa kül olan Celan
    değildi, o boğazına kadar ölüme batmıştı
    ölümle yıkanmıştı: suyun kül hali, ölüm,
    aşkın kül hali, Kalp Zamanı , işte
    külün içinden yeniden diriliyor şiir ve onun
    aradığımız tanımı oluyor birdenbire
    şiir: sözün kül hali
    çocukluk: insanın kül hali
    ve ölüm: insanın yalın hali
    ölüm, gözüne toz kaçar, üflersin!
    bir kere üflersin, sonrası toz…

    Şiiri de ölümüne sevmemeli bence
    zaten öyle bir aşk da yok bence
    hem niye olsun ki, onun adı
    aşk olmaz ki o zaman ölüm olur
    tembellikten ikiye ayırmışız bütün hayatı,
    önce aşk, sonra sevgi ve arada gördüklerin
    görülmemesi gereken şeyler besbelli,
    bir lunaparktan ve korku tünelinden
    geçiyorsun, ama kestiremiyorsun
    komik mi gotik mi?

    Aşk evet dünyanın en uzun tüneli
    kendini ortaçağda bulduğundan beri
    kapkaranlık olmuştur bunda bir giz bulmuştur
    klişe gelebilir ama aşka düşme sakın
    yanarsın dedikleri de budur
    sanırım…


    Haydar Ergülen
    -aşk şiirleri antolojisi-
     

Bu Sayfayı Paylaş