Bir akşam konuklar için, başbakanlıkça bir şölen düzenlenmişti. Yemek sırasında Atina Üniversitesinin bir yüzyıl boyunca gördüğü hizmetler övüldü, birçok söylevler söylendi. Bu arada Yunanlı bir profesör, başbakan Metaksas'tan bir dilekte bulunarak: - Çözülemez sanılan nice sorunları kolaylıkla çözüverdiniz; şu dil işimizi de yakında mutlu bir sonuca bağlamanızı istemek hakkımızdır, demişti. Yemekten sonra takım takım tanışmalar, konuşmalar olurken profesörden dil davalarını bana açıklamasını rica ettim. "Yazı dilini halkın anlayacağı bir dil haline koymak davası." Diye açıklamış ve "Ne yazık ki eskiye çok bağlı kalmış birtakım filologların direnmesi yüzünden bu haklı davamızı yürütemiyoruz." diye yakınmıştı. Ben kendisine Türkiye'de de aynı davanın bu gibi engellerle birlikte yine de pekala yürüdüğünü söyleyince profesörün yanıtı şu oldu: - Yürür; çünkü sizde Atatürk var. * Alıntı